
Mevlana Sözleri – Mesnevi (2. Cilt – 39. Bölüm)
3800. Ey din sultanı, müşkülümüzü halleder hallet de yakına erelim. Sırlarından bir sırrı bize de göster de bellerimizden zünnarları kesip atalım” dedi. Zâhit, gözlerini göğe […]
3800. Ey din sultanı, müşkülümüzü halleder hallet de yakına erelim. Sırlarından bir sırrı bize de göster de bellerimizden zünnarları kesip atalım” dedi. Zâhit, gözlerini göğe […]
3700. Süleyman, Tanrı tecellisine uğrayınca bütün kuşların dillerini öğrenmiş oldu. Onun adalet devrinde ceylân, kaplanla uzlaşmış, savaşı bırakmıştı. Güvercin doğanın pençesinden emindi, koyun kurttan çekinmiyordu. […]
3600. Çünkü can kulağı, âlemde hiç kimseden o sese benzer bir ses duymamıştır. O misilsiz ruh, o misli olmayan sesten neşelenir, Tanrı’ya yaklaşır. Yahya aleyhisselâm’ın,anasının […]
3500. Nefis Sofestai olmuştur, vur nefsin kafasına! Çünkü hakikati kötekle anlar, delil getirmekle değil. Mucize görür, aydınlanır. Sonradan der ki: O bir hayaldi. Hakikat olsaydı […]
3400. İnanmıyorsan bu gece kalk da şeyhinin fıskını apaçık gör” dedi. Geceleyin o adamı bir pencere başına götürdü, dedi ki : “ Fasikliğe bak, işreti […]
3300. Su, yeğin akarsa üstündeki kabuklar ve çerçöp de daha çabuk sürüklenip gider. Bu feyiz şiddetle zuhur etti mi gayri âriflerin gönüllerine gam gelmez, o […]
3200. Benim ahmaklığım, çok mübarek bir ahmaklık. Gönlümde azığım var, canım perhizkâr!” Sen de şekavetin azalmasını istiyorsan çalış, sendeki hikmet azalsın. Tabiattan doğan, hayalden meydana […]
3100. Ancak Tanrı sarhoşu olan ihtiyar müstesna. O tertemiz bir yaşayışa sahiptir. Zâhiren ihtiyardır ama hakikatte çocuk. Zaten o veli ve nebi nedir ki? Eğer […]
3000. “ Şimdiye kadar abes bir şeyle meşguldüm,tamahtan sana yaltaklanıp duruyordum. Bu arayışta senden zâhiren, cismen ayrıldım ama asıl şimdi seninle derttaş oldum. Şimdiye kadar […]
2900. Mecaz ehlinin çalışıp çabalamasını araştırsan görürsün ki soğan gibi kat, kattır. Fakat her katı, öbüründen daha içsiz, daha boş. Halbuki doğruların her işi öbüründen […]
2800. Bu Müslüman, kerem edip beni çağırıyor.Hemencecik gitmezsem herhalde bir kötülüğü düşeceğim deyip. O iyilikçi Müslüman’ın şefkatine güvenerek hırsızı bıraktı yola düzüldü. Varıp “ Aziz […]
2700. Emîr, Şeytana dedi ki: “ Ey yol urucu, delil getirme. Beni kandırmağa yol bulamazsın, yol arama. Sen bir dolandırıcısın ben de garip bir tâcirim. […]
2600. Bu âlem oyun yeridir, ölüm de gece. Geri döner gidersin, fakat kese bomboş,sen de yorgun argın! Be serkeş herif, din kazancı; aşktır, gönül cezbesidir, […]
2400. O, büyük adamın ahvalini öğrenmek isteyen adam “ Ey sopayı at edinip binen atlı, bir an için olsun atını bu tarafa sür dedi. Adam, […]
2300. Zülfikâr bir harbe gibi, erkek aslan da bir kedi gibi görünür de, Ahmak, yiğitçesine savaşa girişir, bu hileyle pençeye düşer. Bu suretle ateşe tapanlar, […]